1879 yılında kurulan ve bugün enerji ve telekomünikasyon kabloları sektörünün dünya çapında lideri olan Prysmian Group, bugüne kadar alanında “ilk” olan birçok projeye imza attı. Prysmian Group, 1886 yılında Kızıldeniz’e telgraf hattı döşenmesi, 1925 yılında İtalya’nın telgraf kabloları ile Amerika’ya bağlanması, 1950 yılında yine İtalya’nın denizaltı telefon kabloları ile Brezilya’ya bağlanması gibi alanında ilk ve dünya çapında çok özel projeler gerçekleştirdi. Bu süreç, Türkiye’de de ilk 35 kV enerji kablosu üretimi, ilk 3600 çift haberleşme kablosu üretimi, ilk fiber optik kablo üretimi, ilk yangına karşı güvenli kablo (Afumex®) üretimi gibi çalışmalar ile devam etti.
2011 yılında gerçekleşen Prysmian-Draka birleşmesi sonrasında oluşan Prysmian Group, tüm dünyada 17 Ar-Ge merkezi ve 68 milyon Euro’luk 2011 yılı Ar-Ge bütçesi ile; güvenli, yüksek performanslı ve ekonomik çözümler sunan yenilikçi ürünler yaratma konusunda da öncülüğünü sürdürüyor.
Hızla ilerleyen sanayileşme ve kentleşme ortamında, enerji tüketimi son 10 yıl içerisinde %92 arttı. Uzmanlar önümüzdeki dönemde de artışın devam edeceğini öngörüyor. Yine son yıllara baktığımızda çok katlı dikey yapılaşma da hızla gelişti ve 2007-2011 yılları arasında bu tarz binaların sayısındaki artış ise %30’a ulaştı. Ayrıca her gün bir yenisi yapılan alışveriş merkezleri, hastaneler ve sinemalar ile insanların yoğun olduğu yerlerin sayısı da giderek artıyor ve bu da binalardaki can ve mal güvenliği riskinin artmasına neden oluyor. İnsanların can ve mal güvenliğine yönelik en önemli risklerden biri olan yangın ile ilgili istatistiklere bakıldığında, 2011 yılında İstanbul’da 26.444 adet yangının meydana geldiği ve bu rakamın 2010 yılına göre %32 artış gösterdiği görülüyor. Bu yangınların 4.771 adedinin, %18’inin, elektrik kontağından çıktığı tespit edildi.
Prysmian Group Türkiye, elektrik tesisatı uygulamalarında kullanılan kabloların öneminin ve elektrik müteahhitlerinin üzerine düşen sorumlulukların her geçen gün giderek arttığının bilinci ile, farklı ürün gruplarında ve markalarda kablolar üzerinde 2.645 test yaptı. Test sonuçlarına bakıldığında, Türk kablo sektöründeki bazı kabloların ölçüm, performans ve güvenlik açısından standartların altında kaldığı ve kablolar arasında çok büyük farklılıklar olduğu gözlemlendi.
Her ne kadar kablolar, ortalamada, toplam inşaat maliyetinin %1’den azını oluştursa da, doğru kabloyu seçerek her zaman elle tutulur farklar yaratmak mümkün. Prysmian Group Türkiye, daha güvenli ve daha verimli bir dünyada yaşanması gerektiğine olan inançla “Dikkat! Her Kablo Aynı Değildir” mesajı ile Türk kablo sektörünü bilgilendirmek amacıyla yeni bir girişim başlattı. Bu çerçevede hazırlanan projenin iki ana odağı bulunuyor: Her kablonun aynı olmadığı bilincinin artırılması ve kullanıcıların, kablo çözümü ve markası seçerken mutlaka güvenli, yüksek performanslı ve aynı zamanda son maliyette avantaj sağlayacak ürünü seçmeye dikkat etmeleri.
Prysmian Group Türkiye, başlattığı “Dikkat! Her Kablo Aynı Değildir” girişimi kapsamında, Mudanya’daki fabrikasında yer alan Ar-Ge merkezinde geliştirdiği “Prysmian Performans Testi” (PPT) ile Türk kablo sektöründe yeni bir “ilk”i gerçekleştirmenin gururunu yaşıyor. Konuyu değerlendiren Prysmian Group Türkiye CEO’su Hans Hoegstedt “Bu sene başında Türkiye’yi Yarınlara Bağlıyoruz sloganıyla bir girişim başlattık. Bugün, ‘Dikkat! Her Kablo Aynı Değildir’ sloganıyla hayata geçirdiğimiz Prysmian Performans Testi ile aynı girişim kapsamında; güvenli, yüksek performanslı ve verimli enerji ve telekomünikasyon kablo çözümlerinin gelişmesine öncülük etmeye devam ediyoruz” dedi. PPT sonuçlarına göre, Prysmian Group kablo çözümleri, güvenlik ve performans kriterlerine ek olarak, hız kazandıran montaj kolaylıkları sayesinde işçilik maliyetinde %50’ye*, toplam kablo tutarında ise %12’ye* varan avantaj sağlıyor.
Doğru kablo seçimi; güvenlik, performans ve ekonomik avantaj olmak üzere üç temel başlık altında çok önemli avantajları beraberinde getiriyor.
GÜVENLİK: Kabloların yaşam döngüsü boyunca sağlamak zorunda olduğu iletim fonksiyonu; kullanılan malzemelerin kalitesi, kablo tasarımı ve üretim teknolojileri ile birebir ilişkilidir. Kullanım amacına göre doğru seçilmemiş veya standartların dışında üretilmiş bir kablo, kısa bir süre içerisinde fonksiyonunu yitirebileceği gibi, elektrik kaçaklarına ve hatta yangına yol açabilir. Bu çerçevede kablolar kullanıldıkları projelerin değerini ve güvenliğini artıran temel unsurlardan biridir.
YANGIN PERFORMANSI: Kabloların alev geciktiricilik özelliği, yangın anında, alevin kablo boyunca etrafa yayılmasını minimum düzeyde tutar. Kablonun zehirli gaz çıkarmaması, düşük duman yoğunluğu ile görüş mesafesinin artırılması bina tahliye işlemlerinin kolaylaştırılmasını sağlar. Tüm bunlara ek olarak, yangın esnasında yangın ihbar alarmı, acil çıkış aydınlatması, havalandırma fanı, yangın su pompası, yangın asansörü gibi sistemlerde kullanılan kabloların işlevini devam ettirmesi hayat kurtarır. Araştırmalara göre, yangında ölümlerin başlıca nedeni (%70), malzemelerin yanması sonucu ortaya çıkan duman ve gazlardır. Yangın ve duman yayılımının ölümcül etkileri ile ilgili bilinen en iyi örnek, 1996 yılında Düsseldorf Havalimanı’nda 17
kişinin ölümü ile sonuçlanan yangın faciasıdır. Kablo kanallarında bulunan elektrik kablolarının yanması sonucu, yolcular ölümcül zehirli dumana maruz kalmıştır. Dolayısıyla, yangın anında can ve mal güvenliğini sağlamak amacıyla performansı yüksek kablolar tercih edilmelidir.
EKONOMİK AVANTAJ: Kablolarda yapım standartlarına uygunluk ve yangın anında sağladığı yüksek performansın yanı sıra, montaj kolaylığı da önemlidir. Kablolar montaj esnasında, uygulayıcıya işgücü ve zaman avantajı yaratarak verimlilik sağlayabilir. Kablo işçiliğinde, kılıfın damarlardan rahatça sıyrılması, damarların üzerinde dolgu kalmaması ve kablonun tesisat borularının içerisinden kolaylıkla çekilmesi işçilik verimliliğini artırır.
Daha fazla bilgi için: www.prysmianperformanstesti.com
*Bağımsız kuruluşlar tarafından hazırlanan raporlara istinaden hesaplanmıştır.
PRYSMIAN GROUP TÜRKİYE ÖNEMLİ TARİHLER
1964: Sektöründe lider bir firmanın, küçük bir kasabada kurulacağını kim tahmin edebilirdi?: Mudanya’da Siemens Kablo olarak kuruluş.
1965: Türkiye’de, ilk 15kV enerji kabloları üretimi.
1975: Türkiye’de orta gerilim dağıtım sistemleri artık daha kaliteli: Türkiye’de, ilk 35kV XLPE enerji kabloları üretimi.
1984: Türkiye’de, ilk 3600 çift haberleşme kabloları üretimi.
1985: Telekomünikasyon artık Türkiye’de de hızlı: Türkiye’de, ilk fiber optik kabloları üretimi.
1986: Türk Siemens Kablo, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nın açıldığı yıl borsada işlem gören sayılı firmalardan biri oluyor.
1989: Türkiye artık yüksek gerilim kabloları üretiminde söz sahibi: Türkiye’de, ilk 154kV enerji kabloları üretimi.
1990: Fabrikamız artık belgeli: Türkiye’deki ilk ISO 9001 Belgesi.
1991: Otomotiv sektörü ile tanışma: Otomotiv kablosu üretimi.
1994: Türkiye’de, İlk 220kV XLPE enerji kablosu üretimi.
1997: İlk 1000 mm² enerji kabloları üretimi.
Çevreye önem veriyoruz: İlk ISO 14001 Belgesi.
1999: Türkiye’de Pirelli’ye geçiş.
2000: Türkiye’de yangın güvenliği konusunda atılan ilk adım: İlk Afumex kablosu üretimi.
2005: Prizmanın geometrik şeklinin ışık, analiz, göz alıcılık ve kusursuzluk özelliklerini yansıtan ve mükemmellik, araştırma ve güvenlik kavramları ile eş anlamlı olan adı ile Prysmian’a geçiş.
2006: 1600 mm² enerji kabloları üretimi.
2007: Türkiye’de bir ilk: 380kV enerji kablosu tesisi.
2011: Draka’nın satın alınmasıyla Prysmian Grubu, enerji ve telekomünikasyon kabloları sektöründe dünya lideri oluyor.
2012: 380 kV Çanakkale Boğazı Denizaltı Kablo Bağlantı Projesi
0 yorum:
Yorum Gönder